Baya uzun zaman olmuştu, Windows'un masaüstü oyunları haricinde bir oyun oynayalı. Arada sırada Guitar Hero açıp 1-2 şarkı çalıyordum kendi kendime de o da müzik dinlerken ritim tutmaktan birazcık daha farklı sonuçta. Nihayet tezimi bitirdiğimde ancak ikna edebildim kendimi, bir oyun başında saatler geçirebilmeye. Bir akşam kuzenimin yanına gittiğimde, yıllar öncesine bir dönüş yaşadık birlikte. Adamlar, daha ilkokul-orta okul zamanlarındayken oynadığımız birkaç oyunu bulup indirmişler, onları oynuyorlardı. Desperados'un yükleme dosyasını görünce dedim tamam, Almanya'daki son günlerimi gece-gündüz bilgisayar başında geçirebilirim artık.
Adını duymamış olan var mıdır bilemiyorum ama Desperados, Commandos serisinin western hali. Harita üstünde, tepeden görüyorsunuz karakterlerinizi. Her karakterin 6 tane özelliği var. Silah hepsinde ortak. Onun haricinde bir karakter bıçak kullanırken bir karakter doktor, kadın düşmanların gözüne ayna tutup görüşlerini engellerken başka birisi atların önüne yılan koyup korkmalarını sağlıyor falan da filan da. Her bölümün başında ne yapmanız gerektiğini anlatıyor size hikaye.
Oyunu daha iyi anlatabilmek için bugün geçtiğim bölümden bahsedeyim: Haritanın güney batı ucundayız. Haritanın kuzey doğu ucunda bir kamp alanı, kamp alanının biraz dışında bir tutsak ve atlar var. Bizim bulunduğumuz nokta ile kamp alanı arasında nöbetçiler devriye geziyor. Amaç kamp alanındaki adamlar varlığımızı farketmeden önce atları teker teker ağıldan kaçırıp kamp alanını atsız bırakmak. Ardından tutsağı kurtarıp bayıltarak onu da kamp alanından kaçırmak. Tabii sürekli devriyeler gezdiğinden bu işleri farkedilmeden olabildiğince hızlı yapmak gerekiyor ki devriyeler olayı farkettiklerinde biz çoktan tutsağı kaçırmış ve saklanmış olalım. Ayrıca yol boyunca gezen devriyeleri arkalarından gizlice yaklaşıp bıçaklayarak öldürmemiz gerekiyor ki silah sesini birileri duyup kamp alanına haber vermesin. Ayrıca her devriye gezerken çevresindeki arkadaşlarını kontrol ediyor. Yani siz bir devriyeyi öldürüp cesedini bir kenara sakladınız, bir sonraki devriyeyi de hızlı ve sessiz bir şekilde öldürmezseniz ikinci devriye koşup kamp alanına haber veriyor. Yani öldürmeye bir kere başladınız mı durup dinlenme, bir sonraki adımı planlama için vaktiniz yok. Planı önceden kurup ardından olayı domino taşı gibi işletmeniz lazım. Ve tabii birbirini kontrol eden 3 devriye, sağda solda aylak aylak dolaşan da 2-3 adam olunca tek bir adamla herkesi sinsice öldürüp saklamanız mümkün olmuyor, birkaç adamı eş zamanlı olarak birkaç devriyenin ve düşmanın üstüne salmanız lazım. Yani aynı anda haritadaki farklı noktaları kontrol edip adamlara farklı komutlar vermeniz lazım. Yani normalde fare tıklamaları ile kontrol edebileceğiniz adamları klaviyedeki hızlı komutlarla yönlendirmeniz lazım. Bir yandan da sürünmeler, gölgelere saklanmalar, dikkat dağıtmak için çalar saat kurmalar, adamları telaşlandırıp sizi farketmelerini engellemek için cesetleri uygun şekillerde yerleştirmeler planlamanız lazım.
Oyunu yıllar önce, küçücük çocukken ilk oynadığımda tabii bu şekilde oynamıyordum. Vahşice saldırıp, bayıltıcı gaz kullanıp 10-15 denemede herhangi bir akıllıca strateji izlemeden adamları öldürüp şansına geçiyordum bölümleri. Tabii oyunun yapay zekasındaki eksikliklerden faydalanmak da çok kolay (2001 yapımı olunca oyun, o günün şartlarına göre bir yapay zekaya sahip oluyor). Fakat şimdi Thief oynarmışcasına, saklanarak, gizlenerek, tuzaklar kurarak oynayınca oyunu aşırı bir zevk alıyorum. Tabii normalde vahşice oynayınca 1-2 günde bitebilecek oyun böylece de 1-2 hafta idare ediyor beni.
Ne varsa eskilerde var. Bunun üstüne de kuzenime "Carmageddon" u indirteceğim. 1-2 ay önce de Lion King'in oyununu indirip bitirmiştim. Bir de "Time Commando" yu indirmişler, onu oynuyorlarmış. Bir ara da onu alırım. :D Ne güzel geçmişte yaşamak...
Bu tip oyunlardan aklıma gelen (Böyle Commandos vari) bir Robin Hood oyunu var, bir de Chicago 1930 gibi bir ismi olan mafya oyunu var. Onları da oynayabilirsin, güzellerdi.
YanıtlaSil