16 Mart 2012 Cuma

17. Odtü MT Geleneksel Rock Şenlikleri - Korhan Futacı ve Kara Orkestra

Buz gibi bir Ankara gününde, festivalin ikinci adımı olan Korhan Futacı ve Kara Orkestra'yı görecek olmanın heyecanı ile öğlenden ODTÜ'deydik Murat ile. Gezdik, dolaştık, yemek yedik, sınıflara girdik Pınar'la. Araştırmam için bir saat kitapları karıştırdık hatta kütüphane'de, UFO'larla ilgili bölüme gelince çıktı ve amfinin yolunu tuttuk. 

Kapı açılışı 16:00'dan 18:30'a kayınca çevredeki insanlar baştan bir huzursuz oldu tabi. Tanıdıklar görüldü bu saate kadar, muhabbetler edildi, sigaralar içildi. Soğuğun ve ayakta beklemenin acısını hep beraber tattık. En sonunda kapı açıldı haberi ile kapıya yığılan kalabalık ve üzerine çay dökülen kız arkadaşın supersonik haykırışı ve ona çarpan görevli kız arkadaş ile aralarında 2.5 saniyelik yaşadıkları gerilim ile gelen ölüm sessizliği eşliğinde sonunda amfideki yerlerimizi aldık. 

İlk grup Milankunda'nın üye sayısı 8 olunca, setup ve ardından gelen soundcheck birazcık uzun sürdü, söylenmeler tekrar arttı. Sevgili dostumuz Barış'ın rutin sempatik tavırları ve çalışmadık demelerine rağmen bence hoş performansları beni mutlu etti dinletilerinin sonunda. Ses aksaklıklarından bahsetmek istemiyorum, onunla ilgili söyleyeceklerimi Korhan Futacı ve Kara Orkestra'da belirteceğim. 

Ardından sahneye çıkan Plan ciddi bir grup olduğunu daha duruşlarından belli etti. Postrock vari başladıkları intro parçalarıyla kısa süreli bir kalp krizi yaşattılar bana. Hatta Murat ile birbirimize dönüp 'Abi postrock bu.' dedik. Sonrasında anladık ki, durum tam öyle değilmiş, üzüldüm.  Olsun, şahsi fikrim; tarzları ve sesleri bir hayli postrock müziğine uygun. Postrock yapsalar çok iyi yapabilirler gibi hissediyorum. Bir de solist abimin kaptan pilot edasıyla konulması aramızda esprilere neden oldu, kusura bakmasın kendisi, mikrofonun halt yemesi aslında. 

Milankundura
Uzun bir moladan sonra gece sıra sonunda Korhan Futacı ve Kara Orkestra'ya geldi. Gayet samimi ve candan Odtü'yü selamladıktan sonra adeta öttürdü grup. Şölen oldu resmen, yerinde duramayan fanlar ayaklara fırladı, yanımızdaki oğlan kalp krizi geçiriyordu. Sürekli eşlikler edildi, lezzetli anlar oluştu. Mimarlık Amfisinin berbat ses sistemi yüzünden ilk mikrofon bir iki şarkı sonra hayata gözlerini yumdu ve Korhan Futacı'yı şarkı ortasında feci şekilde zor durumda bıraktı. İkinci mikrofonun da birkaç şarkı sonrası kısa süreli tekrar kapanması, alçakgönüllülüğünü ve sıcakkanlılığını koruyan Korhan abiyi bile isyan ettirdi. Bazı yerlerde saksafonun konsola bağlı ve distort edilmiş halde olan mikrofonunu kullanmak zorunda kaldı kendisi, ki çok rahatsız olduk biz bu durumdan. Hem gruba ayıp, hem de zevki düşüren olaylardı. (Yıllardır orada izlediğimiz dinleti, müzikal, şenlik ne varsa hepsinden sonra aynı şeyi diyoruz, oranın teknik olarak yenilenmesi gerekiyor. Fon, yetersizliklerin biz de farkındayız; ama topluluk ve fon konularında deneyimi ve bilgisi olan Murat yenilenmenin çok da imkansız olmadığını anlattı bana arada, bilemiyorum neden nedir yapılmamasında, ama can sıkıyor artık iyice. Geçen sene Rock&Blues'da da aynı olaylar tekrar yaşanmıştı, ondan önceki sene izlediğimiz müzikal Spring Awakening'de de.) Neyse ki grup hiç bunlara takmadan, gayet zevk almaya bakarak, istek parçaları hiç geri çevirmeden dinletiyi sundu bizlere. 

Milan Kundura için;

http://www.youtube.com/user/milankundura

Korhan Futacı ve Kara Orkestra - Geleneksel Mahşer Günü


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder